Güncel Başlıklar:

Dicle Türküsünün Sesi

Unknown 23 Şubat 2014 Pazar 03:34


Dicle Türküsünün Sesi

Dicle’nin ikizi Fırat’ın sesi olmadan duyulmaz kuşkusuz. İki nehir, iki ses birbirini tamamlıyor ve tek ses oluyor; Mezopotamya’nın kaderinin sesi.

Mezopotamya’yım ben;
Damarlarım su ve nehir,
Hayatım kavga, mevzum kan,
Dilim edebi, sözüm ebedi.
Her zaman bir şairin, bir vakanüvisin sözünden çok
Gılgamış’ın dudaklarında bir zaman, kadim nehrin kenarında
Nemrud’un zihninde,
Yunus’un ruhunda,
Tufan ülkesinde İbrahim’in yüreğinde.
Açın mukaddes kitapların sayfalarını,
Açın yaşayan ruhların kapısını,
Oralardayım ben,
Orada yankılanıyor sesim.

Dinleyin beni,
Güneşten ve felaketlerden kavrulan toprağın sesini dinleyin.
Tohumum, doğumum, açan tomurcuğum, saadetim,
arzuyum, sevdayım, hepsiyim ben.
Ateşim, yangınım, yıkılışım, nefretim, düşmanlığım, hepsiyim ben.
Bütün köklerimde, yanık toprağın bütün derinliklerinde,
Her şey benimle başlar, benimle söner her şey.

Gün vardı, hasretim bir damla yağmur,
Serin bir gün, gür bir ses, berrak bir avaz,
Görkemli buğday başakları, arpanın, darının.

Hasretim dut ağacının yaprağında bir damla su.
Palmiye ağaçlarında, rüzgârsız hurma ağacında, sessiz.
Harabelerde ot bitmiyor,
Telli turnalar ötmüyor, leylekler yuvasız,
Geceler kara, günler ağır;
Yanık toprağın sesine kulak verin,
Çığlık, göğsümde ölüm kılıcı gibi yangın;
Paslı mızraklar, kılıçlar, hançer ve oklar,
Hepsi yüreğime saplı.
Ve ben sessiz, mezarsız, başucumda taş yok.
Nerede Semiramis bahçeleri, Sanherip bağları nerede?
Sargon’un sarayları, Sardanapal sokakları, Nabopolasar burçları
Nerede Nabukadnezar yazlıkları,
Nerede İskender’in kanalları?

Kulak verin Fırat’ın ağıdına, haykırışına Dicle’nin...
Ben ağıdım, havar, havar.
Sesim ben, devir ve devranlardan
Harabelerden yükselen yankıyım ben.

Toprağın öfkesi, kanın intikamı,
Zamanın hükmü, dönemin fermanı,
Dünün, bugünün adıyım ben,
Dağlar ülkesinde,
Çöl ülkesinde, nehirlerin ülkesinde,
Dengbêj’lerin kelamıyla sonsuza kadar yaşayan.



Mehmed Uzun (d.1953, Siverek)
“Dicle’nin Sesi” adlı romandan
Çeviren: Muhsin Kızılkaya